tarih:
britpop
liam gallagher
madchester
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Doksanlarda özel radyoların açılmasıyla birlikte çılgınca her türden müziği dinlemeye başladığımız zamanlarda radyolarda sıklıkla çalınan iki şarkı vardı, James Brown “I Feel Good” ve Shocking Blue “Venus”. TRT radyoları zamanında da sıklıkla duyuyorduk bu iki şarkıyı. Radyoların haricinde, DJ’lerin de en çok “hemen çalıverdikleri” iki şarkıdır kendileri. Çünkü her zaman iyi tepki alırlar ve herkes mutlu olur genellikle.
Bulduğum 45’liğin A
yüzünde Send Me A Postcard, B
yüzünde Long Longsome Road vardı.
İki şarkıyı da bilmiyordum o zamanlar. Dinleyebilmem için de pikaba ihtiyaç
vardı, fakat pikap başka bir şehirdeydi. Dolayısıyla uzun bir süre
dinleyemedim. Ancak, plakların, kasetlerin ve CD’lerin şöyle bir özelliği
vardır; dinleyemeseniz de gördüğünüzde bile mutlu olursunuz. Bu 45’likte de
durum aynı oldu, bilmediğim şarkıların bulunduğu plağı görüp görüp hem merak
ettim hem de mutlu oldum :))
Sonra pikaba kavuşunca ve özellikle de Send Me A Postcard’ın baslarını duyunca, anladım ki benim artık yeni bir işim var; Shocking Blue dinlemek. Fakat öyle kasedini ya da CD’sini filan bulmak da mümkün değil. Mecburen malum yönteme yöneldik ve internette ne bulduysak yumulduk.
İnternette bulduğumuz bazı
şarkıları CD’den dinlerken karşılaştığım bir anne repliğini de buraya yazmadan
geçemeyeceğim; “ Nerden buldun bunu? Çok
eski bir şarkı bu”
Shocking Blue 1967’de Hollanda’nın The Hauge şehrinde
kurulmuş bir grup. 1974’te de
dağılmışlar. O dönemin çiçeksel hareketlerinin fon müziği olmuşlar resmen.
Grupta sürekli birileri değişmiş, Wikipedia’da bu durumla ilgili bir timeline
yapmışlar hatta, kim ne zaman gelmiş ne zaman gitmiş diye.
Gruba bu kadar
bayılmamın başında gelen isim, güzeller güzeli vokalist Mariska Veres gruba 1968’de katılmış. Ses rengini en çok sevdiğim
kadın vokal diyebilirim. Bu muhteşem vokalin üzerine bir de harika melodiler
eklenince bağımlı olmamak mümkün olmuyor şarkılara. Dinleyip de beğenmediğim
bir şarkısı bulunmayan Shocking Blue’ya bir beğeni de Morrissey’den geliyor. Morrissey’in en sevdiği şarkılar listesinde Mighty Joe var mesela. Hatta, Moz’umuz konserlerinde sahneye çıkmadan önce bizi sevdiği şarkılara maruz
bırakır ya, Mighty Joe ile böyle karşılaşmışlığımız da
olmuştur. Morrissey’in cover albümü çıkaracağını duyduğumda Mighty Joe da olur
belki diye düşünmüştüm, fakat duyamadık California
Son albümünde Joe’yu.
Dünya üzerinde en çok cover’ı yapılan şarkılardan Venus’un sahibi olan grubun yaptığı Beggin cover’ını dinlediğinizde Shocking Blue’yu kalbinizin “ignore etmesi” mümkün olamayacak :))
Bir de…Madem anı
yazıyoruz… Bundan seneler önce Bartu
Küçükçağlayan’ın Karaköy’de açtığı Külah
diye bir mekan vardı. Çok uzun süreli olamadı ne yazık ki, oysa ki sahnesinde
ağaç olan çok güzel bir yerdi. Seha Can
konserinin olduğu akşam, konser öncesinde Külah’ın önünde takılırken yan
tarafta Seha ve Bartu’nun birbirlerine Send Me A Postcard söylediklerini kendi
kulağımla duymuşluğum var (geri gelin o günler).
Tüm sevimliliğiyle karın yağmaya başladığı bu güzel günde, sizi altın sesli bir sanatçının her şarkısında kendini biraz daha aştığı altın melodilere sahip grubuyla başbaşa bırakıyorum (Sezen Cumhur Önal’a sevgilerle).
brit me
Yorumlar
Yorum Gönder