KONSER ARŞİVİ: Liam Gallagher - 14 Ağustos 2018

Primavera Sound Barselona #1 ALEX CAMERON



Evet başlıyoruz. Primavera Sound Barcelona ikinci haftasında neler oldu. Bu hikâyenin başlangıcı tam bir yıl öncesine dayanıyor. Bir yıl önce pandemi tüm hızıyla ilerlerken ve ne olacağını asla öngöremezken Mayıs ayında bir line-up gördüm kocaman harflerle Gorillaz yazılmıştı. O andan itibaren pandemi etkisi üzerindeki hayatıma bir nefes doğdu diyebilirim. Blogumuzun diğer yazarı  F.Zeynep ile "bu festivale bilet alıp bir yıl boyunca umutlanmak çok mantıklı" gibi bir pozitiflikle 1 Haziran 2021 günü biletlerimizi aldık.



Aradan bir yıl geçti tüm hazırlıklar tamamlandı pandemi etkisi -büyük ölçüde- azaldı diyelim. Ve festivale gidebildik. Başta tabii ki sebebim Gorillaz vesilesiyle benim için şu anda yaşayan en iyi müzisyen dediğim Damon Albarn'ı görmek olsa da elbette ki kocaman bir müzik festivali neye benzer sorusunun heyecanı da vardı. 11 sahne, her gün en az 35.000 adım, çok büyük sahneler ve ses sistemleri, sahada çok kalabalık bir ekip, burada unuttuğumuz bir şey olan gece yarısı hatta sabah 6'ya kadar devam eden konserler, uykusuzluk ve iyi müzik. Çok kısaca özetlemek gerekirse durum buydu. Yani şahane.

Festivalde ilk izlediğim isim kapı açılır açılmaz sahnesine koştuğum bu yazımın konusu Alex Cameron. Baştan söylemeliyim ki adını bir şekilde duymuş ama şarkılarına pek de hakim olmayarak gittiğim konserinden bazı şarkılarını defalarca dinlemekten eskitmiş olarak döndüm.


Müzik yolculuğu 2006'da Seekae isimli bir elektronik müzik grubunda başlasa da asıl çıkışını David Lynch'in Paris'deki  Silencio adlı gece kulübünde indie-rock ikilisi Foxygen'in dikkatini çekmesiyle yakalıyor. Solo kariyerinin ilk albümünü 2016 yılında çıkarıyor. Dördüncü ve şimdilik son stüdyo albümü Oxy Music de 2022 yılında çıktı. Bu sırada The Killers'ın iki albümünde şarkı sözleriyle yer aldı.

Gelelim konsere. Program akışında saat 17:00'daydı Alex Cameron. Müziği için çok doğru bir saat seçimi olduğunu eklemeliyim. Alana giriş yaptığınızda en yakında ortadaki Binance sahnesinde çıktılar. 

Konserde ikinci ve üçüncü albüm şarkılarının ağırlıkta olduğu 9 şarkılık bir setlist vardı. Açılışı ilk albümünün de açılış parçası olan Happy Ending ile yaptı. Solo kariyerinin önemli bir parçası ekibin saksafoncusu Roy Molloy, konser boyunca oturduğu taburesinden yalnızca şov zamanı geldiğinde ayağa kalkıp sonra tekrar oturarak olduğu yerden bizleri izlemeye devam etti. 


 


Konser sırasında seyirciye kendine sevdiren bir başka isim de isminin telaffuzuyla adeta bir futbol tribünündeyiz hissi veren belki de bu yüzden seyircinin defalarca ismini haykırdığı Justin Nijssen. Back vokalleri ve sevimliliğiyle Rosie Alena'da bu neşeli kalabalıktan payını alanlardandı.

Tüm konser tam da müziğe yakışır synth pop tınılarıyla süzülen bir halde ilerledi. Seyirci ile yeteri kadar diyalog, hafif esen rüzgarın ritmiyle yapılan minik danslar, bazen hüzünlü, karanlık ve dumanlı bir ruh haliyle gelen neşe. Alex Cameron sahnede düşündüğümden daha iletişimi bol bir performans sergiledi. Ekibinin de etkisiyle birlikte akşam güneşi batışı gibi bir hoşluk bıraktılar tüm seyircinin üzerinde (keşke orada olan herkes bu yazının altına bir anda evet diye yazsa, yes de olur tabii zorlamayalım insanları)


(Alex Cameron - Stranger's Kiss, live at Primavera Sound Barcelona-2022)


Konserin başında Happy Ending ile Chinatown'da sevdiğiyle mutlu sona ulaşmayı isteyen Alex Cameron, konserin ortalarında albümünün de adını taşıyan Miami Memory ile aşkla coşan sevgililer ve buna şahitlik eden bazı yerlerden bahsederken -burada aşkımızın şahidi Miami- konser sonunu "delikanlı serseri" imajının zedelenmesine dayanamayan bir Marlon Brando'ya dönüşerek bitirdi. 

Bu konserin tüm atmosferi beni festival için çok doğru bir başlangıç yaptığıma ikna etti ve o hevesle sahneler arası koşturmaca da başlamış oldu.

"no one did that city right,

but me and you" 


Selin

Yorumlar